İSTANBUL - Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (YAKAY-DER), gözaltında kaybedilen ve faili meçhul cinayetlere kurban gidenlerin faillerinin ortaya çıkarılması, Türkiye'nin BM'nin Bütün Kişilerin Zorla Kaybedilmeden Korunmasına Dair Uluslararası Sözleşmesi ve Minnesota Protokolü'nü imzalaması ve Meclis çatısı altında faili meçhullerin ortaya çıkarılması için Adalet Komisyonu'nun kurulması amacıyla 21 Mart'ta imza kampanyası başlattı. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bugüne kadar bir çok katliamın devlet tarafından geliştirildiğini ve Kürt siyasi hareketini bastırmak için özellikle 1990'lı yıllarda faili meçhul bir çok katliamın yapıldığını söyleyen YAKAY-DER Başkanı Velat Demir, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın başlattığı süreci önemsediklerinden dolayı böyle bir kampanyayı başlatma gereği duyduklarını belirtti. Kayıp ailelerinin 90'lı yılları karanlık bir dönem olarak değerlendirdiğini ifade eden Demir, dünya ülkeleri tarafından da Türkiye'nin kayıp ve faili meçhuller ülkesi olarak anıldığını belirterek, "80'li yıllarda Kürt silahlı hareketinin başlamasıyla birlikte zindan direnişiyle birlikte faili meçhul cinayetler arttı. 90'lı yıllarda ise birçok faili meçhul, gözaltında kaybedilmeler başladı" dedi. 'Türkiye BM sözleşmelerini imzalamalıdır' Gözaltında kaybedilenlerin sayısının 750 ile bin 300 arasında değiştiğini söyleyen Demir, Türkiye'de gözaltında kaybedilenlere ilişkin herhangi bir veri tabanının olmamasından dolayı gözaltında kaybedilenlerinin sayısının daha fazla olabileceğine dikkat çekti. Türkiye'de faili meçhullerin resmi rakamlara göre 17 bin 500 olduğunu; ancak hem buna ilişkin veri tabanının olmaması hem de faili meçhule kurban giden bir çok ailenin yerlerinden göç ettirilmesinden kaynaklı bu sayının da daha fazla olabileceğini ifade eden Demir, faili meçhul cinayetlerin ortaya çıkarılması için de halen koşulların uygun olmadığına dikkat çekti. Türkiye'nin BM Kayıplar Sözleşmesi ve Minnesota Protokolü'nü halen imzalamadığını hatırlatan Demir, "Türkiye, eğer bunları imzalarsa kayıp aileleri hukuki yollara başvurarak, kayıplarına ulaşabilme yolu bulur" diye konuştu. Türkiye'nin bu protokolleri imzalamamasının başka nedenleri olduğunu da söyleyen Demir, "Sadece, Türkiye'deki faili meçhuller, kayıplar ve toplu mezarlarla alakalı değil. Türkiye, bu belgeleri imzaladığı andan itibaren 1974'te Kıbrıs'ta Türkler ile Rumlar arasında yaşanan bir savaş vardı. Yunanistan'ın da bu çatışmada hakkını talep edeceğinden dolayı imzalamıyor" diye konuştu. 'Toplanan imzalar yetkili mercilere gönderilecek' Kampanyaya başta kayıp yakınları olmak üzere sanatçıların, doktorların, aydınların ve avukatların da destek verdiğini ifade eden Demir, şu ana kadar bin 500'e yakın imzanın toplandığını söyledi. Kampanyanın Kayıplar Haftası'nın son günü olan 31 Mayıs'a kadar devam edeceğini belirten Demir, toplanan imzaların ise yetkili mercilere gönderileceğini söyledi. İnternet üzerinden de kampanyayı sürdürdüklerini belirten Demir, internet üzerinden kampanyaya destek vermek isteyenlerin "imza.la" sayfasından "Faili meçhul cinayetler ve gözaltında kayıplar için adalet istiyoruz" sayfasına imza atmalarının yeterli olacağını sözlerine ekledi. DİHA