SEDAT SUR - MARDİN
Kızıltepe’de Zeki Alabalık ve aynı aileden Kemal Birlik, Abdulbaki Birlik ile Zübeyir Birlik’in kaçırılarak katledilmeleri olayının öncesinde yaşananların tanığı olan Hüsnü Acay, tanıklığını ANF‘ye anlattı. Acay, Birlik ailesi ve Alabalık'ın tahliye edilmesinden sonra cezaevi kapısından hiç çıkmadan yan taraftaki alay komutanlığına dönemin Kızıltepe Jandarma Komutanı Atilla Uğur’un talimatı ile JİTEM elemanlarınca alınarak katledildiklerini söyledi.
Kızıltepe cezaevinden 29 Mart 1995 günü tahliye edilen Kemal Birlik, Zeki Alabalık ve Bitlis’ten kendilerini almaya gelen Kemal Birlik’in babası Abdulbaki Birlik ile abisi Zübeyir Birlik dönemin Kızıltepe Jandarma Komutanı Atilla Uğur’un talimatı ile JİTEM elemanlarınca kaçırılarak katledildi.
Kemal Birlik ile o dönemde Kızıltepe cezaevinde birlikte kalan arkadaşı Hüsnü Acay, Birlik’in tahliyesine kısa süre kala Atilla Uğur tarafından tehdit edildiğini belirterek, “Atilla Uğur sürekli olarak Kemal'in ne zaman tahliye olacağını soruyordu” dedi.
Atilla Uğur'un cezaevi müdürü ve savcısını da tehdit ettiğini aktaran Acay , “Atilla Uğur, o dönemde Kızıltepe de ne kadar devlet kurumu varsa hepsini yönetiyordu” diye ifade etti.
Acay, kaçırılma olayının ardından görüştüğü Kızıltepe savcısının kendisine “Kemal Birlik ve diğerlerini gözaltına almadık” dediğini aktardı.
Mardin cezaevinden, cezasının son bir yılını geçirmek üzere Kızıltepe cezaevine getirildiğini anlatan Hüsnü Acay, Kemal Birlik ile kaldıkları süre boyunca Birlik'in Atilla Uğur tarafından sürekli olarak tehdit edildiğini belirterek, “Atilla Uğur o dönemde bizi de tehdit ediyordu, tabii bunu yaparken savcı, astsubay ve cezaevinde bulunan personeller üzerinden yapıyordu. Bazı zamanlarda cezaevi aramaları sırasında bizzat gelerek bizlere gözdağı veriyordu” diye konuştu.
Atilla Uğur'un bu dönemde sık sık cezaevi müdürünü arayarak Kemal Birlik'in tahliye edileceği tarihi sorduğunu söyleyen Acay, Kemal Birlik ile Zeki Alabalık'ın tahliye edildiği, kaçırma olayının yaşandığı gün de Atilla Uğur'un cezaevi müdürünü arayarak hangi saatte tahliye edileceklerine dair bilgi istediğini kaydetti.
‘DOĞRUDAN ALAY KOMUTANLIĞINA GÖTÜRÜLDÜLER’
Hüsnü Acay Kemal Birlik ile Zeki Alabalık'ın tahliye edildiği ve olayın yaşandığı 29 Mart gününe ilişkin olarak şunları aktardı: “Kemal’i saat 10 gibi müdürün odasına kadar getirdik orada tahliye kağıtlarını imzaladı, vedalaştık. Daha sonra cezaevinin çıkış kapısını gören bir noktadan kapıdan çıkmasını bekledik ama Kemal’in cezaevi kapısından dışarı çıktığını görmedik. Bir ara Kemal'i Bitlis'ten almaya gelen babası ve abisini gördük, orada bekliyorlardı. Daha sonra onlar da gözden kayboldu.“
Cezaevi ile Atilla Uğur’un kaldığı alay komutanlığının yan yana olduğunu belirten Hüsnü Acay, Kemal Birlik ile Zeki Alabalık'ın cezaevi kapısından çıkarılmayarak doğrudan alay komutanlığına götürüldüklerini ifade etti.
AİLELER TEHDİT EDİLEREK UZAKLAŞTIRILIYOR
Kendilerinin o dönemde tahliye sırasında başka ailelerin de orada bulunmasını istediklerini çünkü Atilla Uğur’un tehditleri ardından arkadaşlarının kaçırılarak katledilmeleri kaygısı yaşadıklarını dile getiren Acay, ancak gelen ailelerin de önceden tehdit edilerek cezaevi kapısından uzaklaştırıldıklarını söyledi.
Kemal Birlik'in babası Abdülbaki, abisi Zübeyir Birlik ve arkadaşları Zeki Alabalık ile birlikte tahliye günü kaçırılarak katledildiklerini daha sonraki günlerde aileleri aracılığıyla öğrendiklerini kaydeden Acay, bu olayın ardından Atilla Uğur'un kendilerine yönelik tehditlerinin de artmaya başladığını aktardı.
“Kemal ve Zeki’nin dışarıya bırakılmadan doğrudan alay komutanlığına alınmaları zaten olayın alenen Atilla Uğur’un emri ile gerçekleştiğini ve kaçırılarak katledildiklerini gösteriyor” diye konuşan Acay, “Biz henüz Kemal’in tahliye işlemleri için müdürün odasındayken bir tuhaflık vardı. O dönemin Uğur isimli cezaevi müdürü de Atilla Uğur tarafından tehdit ediliyordu. O dönem de cezaevi savcısı, müdürü hatta Kızıltepe de bulunan tüm devlet kurumları Atilla Uğur tarafından yönetiliyordu” ifadesini kullandı.
SAVCI GÖZALTINA ALMADIK DEDİ
Yahya isimli soyadını hatırlayamadığı Kızıltepe savcısı ile Kemal’in kaçırılmasından sonra bizzat görüştüğünü ve savcının kendisine, “Kemal’i biz almadık. Bizim herhangi bir gözaltına alma durumumuz yok“ dediğini hatırlatan Acay, şöyle devam etti: “Zaten eldeki tüm veriler ve tanıklığımız olayın faillerinin kimler olduğunu net olarak ortaya koyuyor. Birlik ailesi ve Zeki Alabalık'ın katili Atilla Uğur ve emrindeki JİTEM tetikçileridir. Atilla Uğur'un yargılanması ve cezalandırılmasını istiyorum.”
Acay, son olarak bu olaya ilişkin olarak Atilla Uğur hakkında açılacak herhangi bir soruşturma da tanık olarak ifade vermeye hazır olduğunu da sözlerine ekledi.